Fazla Kasmayın Ne Demek? Rahatlığın Arkasına Saklanan Umursamazlık Kültürü
Gerçekten “Fazla Kasmayın” mı, Yoksa Vazgeçin mi?
“Fazla kasmayın.” Günümüz insanının en çok duyduğu, belki de en çok söylediği cümlelerden biri. Sözde rahatlatıcı, içi dolu gibi duran ama aslında çoğu zaman tembelliğe, ilgisizliğe ve yüzeyselliğe açılan bir kapı. Peki bu cümlenin ardında gerçekten huzur arayışı mı var, yoksa mücadele etmemeyi haklı gösterecek bir bahaneye mi dönüşüyor?
Bu yazıda, “fazla kasmayın” söyleminin ardındaki zihniyeti masaya yatıracağız. Belki de bugüne kadar düşündüğünüzden çok daha derin ve rahatsız edici bir anlam taşıyor.
—
Modern Çağın Yeni Sloganı: Azla Yetin, Uğraşma, Sorgulama
Hepimiz yorgunuz. İş, ilişkiler, sosyal medya ve beklentiler arasında sürekli koşturuyoruz. Bu yüzden biri çıkıp da “fazla kasma” dediğinde kulağa huzur gibi geliyor. Ama tam da burada tehlike başlıyor: Çünkü bu söz, çabayı küçümsüyor.
“Fazla kasmayın” kültürü, aslında bir tür kaçış psikolojisi. Başarısız olma ihtimalinden korkan zihin, mücadele etmemenin yollarını arıyor. Ve en kolay yol, çabalamayı “gereksiz” ilan etmek.
> “Zaten her şey boş.”
> “Ne yaparsan yap olmuyor.”
> “Çok kasma, akışına bırak.”
Bu cümlelerin ardında yatan şey, özgürlük değil; mücadele korkusu. Peki toplum olarak bu zihniyete teslim olduğumuzda ne kaybediyoruz?
—
Çabayı Küçümsemek: Başarıyı Tembelliğe Kurban Etmek
“Fazla kasma” söylemi, özellikle genç kuşaklarda bir savunma mekanizması haline geldi. İş bulmak zor, ilişkiler karmaşık, hayat pahalı… Bu kadar yükün altında ezilen birey, çabalamayı bırakıp sorumluluğu “kasmamak” kisvesi altında reddediyor.
Ama gerçek şu: Büyük işler, büyük emek ister. Hiçbir anlamlı hedef, “fazla kasmamakla” gelmez. “Kasmamak” demek çoğu zaman “denememek” demektir. Ve denememek, yenilmekten daha kötüdür.
Provokatif bir soru:
👉 Gerçekten huzur aradığınız için mi kasmıyorsunuz, yoksa başarısız olmaktan korktuğunuz için mi?
—
“Fazla Kasma”nın Sosyal İlişkilerdeki Tehlikesi
İlişkilerde de bu söz sıkça karşımıza çıkar: “Çok üstüne gitme, fazla kasma.”
İlk bakışta sağlıklı bir tavsiye gibi görünebilir. Ama çoğu zaman iletişim kurma, emek verme ve ilişkisini iyileştirme isteğini bastırır.
Sonuç? Yüzeysel bağlar, kısa süreli ilişkiler ve kolay vazgeçen insanlar… Çünkü emek, zahmetlidir. “Kasmamak” ise kolaydır. Ancak kolay olan her zaman doğru değildir.
—
Rahatlık mı, Umursamazlık mı?
Elbette herkesin hayatında “akışa bırakmak” gereken dönemler vardır. Ama “fazla kasma” söylemi bu çizgiyi bulanıklaştırıyor. Artık her zorluğu “akışa bırakma” bahanesiyle geçiştiriyoruz.
Bir projede başarısız mı oldun? “Kasmayacaktım zaten.”
Bir ilişki yürümüyor mu? “Çok kasmaya gerek yoktu.”
Kariyerin mi durdu? “Fazla kasınca stres yapıyor insan.”
Oysa ilerlemek, konfor alanının dışına çıkmayı gerektirir. “Kasmamak” bazen özgürlük değil, zincirdir.
Provokatif bir soru daha:
👉 Gerçekten “fazla kasmadığınız” için mi mutlusunuz, yoksa hayallerinizi küçülttüğünüz için mi?
—
Yeni Neslin Sessiz Direnişi: Tembellik Estetiği
“Fazla kasma” söylemi artık sadece bir tavsiye değil, bir kimlik haline geldi. Sosyal medyada tembelliği yücelten, hiçbir şeye takmayan ve “umursamamakla” övünen bir kültür doğdu.
Bu kültür, bireyi mücadeleden uzaklaştırıyor, sıradanlığa razı ediyor. En tehlikelisi de şu: İnsanlar artık potansiyellerini denemeden vazgeçiyor. Çünkü “fazla kasmak” ayıplanan bir şey haline geldi.
—
Sonuç: Kasmamak mı, Vazgeçmek mi?
“Fazla kasmayın” demek, kulağa rahatlatıcı gelebilir. Ama bu söz, içi boşaltılmış bir teslimiyet çağrısıdır. Gerçek özgürlük, neyi önemseyip neyi bırakacağını bilmekten geçer. Her şeye abanmak kadar hiçbir şeye çabalamamak da yanlıştır.
Hayat, “fazla kasmadan” yaşanacak kadar yüzeysel değildir. Bazen kasmalı, bazen zorlanmalı, bazen ter dökmeliyiz. Çünkü anlamlı bir yaşam, çaba gerektirir.
👉 O halde soralım: “Fazla kasmamak” sizi gerçekten özgür mü yapıyor, yoksa sıradanlığa mahkûm mu ediyor?
—
Gerçek Değişim Rahatlığın Ötesindedir
“Fazla kasmayın” çağrısının ardına saklanan umursamazlık kültürüne teslim olmayın. Hayatın tüm değerli yönleri – aşk, başarı, anlam, gelişim – çaba ister. Belki de asıl mesele kasmak değil, ne için kasacağını bilmektir. Ve bunu keşfettiğinizde, “fazla kasma” lafı size artık boş bir teselli gibi gelir.