İçeriğe geç

Reaya kaça ayrılır ?

Reaya Kaça Ayrılır?

Reaya, aslında kulağa tarihi bir kavram gibi geliyor, değil mi? Hani tam olarak Osmanlı İmparatorluğu’ndan fırlamış, sarayda bir toplantıda pat diye kullanılan bir kelime gibi. Ama aslında “Reaya” dediğimizde, sadece geçmişin tozlu raflarından çıkmış bir kelimeyi hatırlamıyoruz. Bir bakıma, aslında gündelik hayatımızda da karşılaştığımız bir durumu simgeliyor. Peki, Reaya kaça ayrılır? Hadi bunu bir eğlenceli hale getirelim, çünkü bu soruyu tam olarak nasıl soracağımızı daha yeni düşünüyorum.

Reaya’nın Tarihi Hikayesi

Öncelikle, Reaya kelimesinin anlamına göz atmamız lazım. Osmanlı döneminde Reaya, devletin ekonomik yükünü çeken, halk tabakasına verilen isimmiş. Bu tabaka, doğrudan askerî hizmete girmeyen, hükümetin işleriyle doğrudan ilgisi olmayan ama bir şekilde toplumun temel işleyişine katkı sağlayan herkesi kapsıyormuş. Hani bu, “işçi sınıfı” gibi bir şey ama biraz daha geniş bir anlamı var.

Ama şu an biz, Reaya’nın Osmanlı’daki tanımını alıp, günümüz dünyasında nasıl sınıflara ayrıldığını çözmeye çalışalım. Tabii ki bu konuyu böyle derinlemesine analiz etmek, biraz “ne yapıyorsun ya” gibi hissettirebilir ama… Sen de kabul et, bu soruyu sormak eğlenceli.

Reaya Kaça Ayrılır? İyi de, Biz Kimiz?

Şimdi, şöyle düşün. Gündelik hayatımıza Reaya’yı yerleştirsek, acaba hangi kategorilerde sınıflandırabiliriz? Hani, herkesin bir Reaya sınıfı var mı? Şu anki durumu 3 ana gruba ayıralım, haydi bakalım:

1. Sürekli Çalışanlar: “Hep Çalışmak, Hiç Durmamak” Grubu

Bu grup, bir şekilde hayatını idame ettirmek için yılda 365 gün 24 saat çalışan tipler. Dışarıda birileri bu arkadaşlara sürekli “Senin de bir hayatın yok mu?” diye sorar ama asıl soru şu: “Senin de bir işin var mı?” Bu, biraz başkalarına “hayatım var, ama işlerimin içinde kaybolmuş durumdayım” demek gibi bir şey.

Bir arkadaşım var, ismi Ahmet. Sürekli “Ya ben de bir şeyler yapmak zorundayım” der. Şimdi, Ahmet’in tam olarak ne yaptığı konusunda hâlâ şüphelerim var ama biri ona “Peki ya sen gerçekten dinleniyor musun?” diye sorarsa, cevabı şu olur: “Dinleniyorum, ama bir gözüm hep ajandada.” Bu arkadaşlar genellikle Reaya’nın çalışma grubu altında yer alır.

Diyalog örneği

Ahmet: “İşim bitti gibi ama hâlâ yeni bir proje var, onu da yapmam lazım.”

Ben: “Evet ama bu bir yaşam tarzı mı?”

Ahmet: “Bilmiyorum ki, ama bana ne olursa olsun! Bu Reaya meselesi işte…”

2. Çalışmayanlar: “Zamanı Nasıl Harcadığımı Bilmiyorum” Grubu

Ah, bu grup! Çalışmıyorlar ama bir şekilde her şeyin üstesinden geliyorlar. Sürekli bir şeyler araştırmak, bir şekilde evde “meşgul oluyormuş” gibi yapmak… Bu arkadaşlar Reaya’nın biraz daha rahat kısmı. İşin ilginci, işsiz gibi gözükseler de bence hayatlarını yönetmek konusunda çok daha profesyoneller.

Şimdi şunu söylemek gerek, bazen kendi kendime düşünüyorum: “Hadi, biraz iş bul, bir şeyler yap.” Ama o kadar uğraşmıyorum çünkü gerçekten o kadar eğlenceli bir grup ki. Mesela bir gün bir arkadaşım, “Bu kadar tembellik yapma, yarın işe girmelisin!” dediğinde, “Yarın değil, biraz sonra!” cevabını alabilirsin.

Diyalog örneği

Ben: “Ne zaman iş başvurusu yapıyorsun?”

Arkadaşım: “Hangi iş? Ah, iş mi? Valla… Bak işin kötü yanı şu ki: Ben Reaya’nın tembel kısmındayım.”

Ben: “Anladım, anladım. Evet, tembel olmak gerçekten sanattır.”

3. Yarım Çalışanlar: “Benim Hayatımda Bir Denge Var” Grubu

Bu grup, hayatlarını çok iyi dengeleyen, bir ayağı işte, diğer ayağı ise biraz tembellik yapan insanlar. Genellikle bu arkadaşlar “Hayatımda bir amacım var, ama arada bir işimi ihmal edebilirim” gibi şeyler derler. Hani kendi işlerinde o kadar başarılılar ki, zaman zaman bir gün işe gitmemeyi ya da bir tatil planı yapmayı hak ediyorlardır.

Bir gün bir arkadaşım bana dedi ki: “Çalışmaktan yeterince bunaldım, ama tatil de yapamam. Hadi biz de biraz iş yapalım, biraz da eğlenelim.” Hani, işte bu da Reaya’nın idealist kısmı. Hem çalışıyorlar, hem de yaşamdan keyif alıyorlar. Arada bir, “Biraz rahatlayayım” diyecek kadar cesur kişiler!

Sonuç: Reaya, Hepimiziz

Sonuç olarak, Reaya kaça ayrılır? sorusunun cevabı aslında hiç de net değil. Çünkü her birimiz, bir şekilde bu tabakanın farklı katmanlarına yerleşiyoruz. Bazen çalışıyoruz, bazen tembel oluyoruz, bazen de ikisini birleştirip hayatı dengelemeye çalışıyoruz. Hatta, bunların hepsi birbirine öyle karışmış ki, “Reaya” aslında günümüzde herkesin bir parçası olduğu, içinde olduğu ama tam olarak tanımlanamayacak bir kavram haline gelmiş.

Ama ben hala Ahmet’le konuşurken şu soruyu soruyorum: “Hadi, gerçekten bir tatil yapalım, hiç iş yapmayalım!”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
https://hiltonbet-giris.com/betexper güvenilir mielexbetgiris.org